A New Treatment Modality for Mallet Finger Deformity: 4-2-2 Protocol
1Ankara Training and Research Hospital Plastic, Reconstructive and Esthetic Surgery Clinic. Ankara
2Aydın State Hospital Plastic, Reconstructive and Esthetic Surgery Clinic, Aydın
3Okmeydanı Training and Research Hospital Plastic, Reconstructive and Esthetic Surgery Clinic, İstanbul
4Private Practice, Ankara
Eur Arch Med Res 2017; 33(2): 93-98 DOI: 10.5222/otd.2017.1076
Full Text PDF (Turkish)

Abstract

INTRODUCTIONSplints that immobilize distal interphalangeal joint (DIP) in extension are used successfully for the treatment of mallet finger deformity. In case of unsuccessful splinting, surgical techniques can be used. In this study, it was aimed to present an alternative surgical technique in combination with splinting and rehabilitation program allowing early active controlled movement. METHODSIn the study, postoperative 1 year results of 27 patients with an unsuccessful splinting program were evaluated retrospectively. As surgical technique, open reduction and fixation of DIP with kirschner wire was performed. Prolene suture was passed through eponychium of ulnar and radial sides of the nail and extensor tendon. Then, suture was secured on kirschner wire. At postoperative 4th week, wire was removed and suture holding the tendon was tied on a metal hook adhered to nail plate. Standard Stack splint was used for 2 weeks for immobilization. During this period, additionally, a progressive exercise program was given with a thermoplastic splint at 15 and 25 degrees of flexion. At postoperative 6th week, night splinting was begun for additional two weeks. RESULTSAverage extension lag of DIP joint was 1.70 at postoperative 1 year. Full extension was present in 19 patients and average extension lag of 5.80 was present in 8 patients (2-100). According to the Crawford’s evaluation criteria, 19 patients were accepted as perfect and remaining 8 patients were accepted as good. DISCUSSION AND CONCLUSIONIn conclusion, surgical technique with 4-2-2 protocol seems to be an effective alternative to previously defined surgical procedures with low complication rates and good functional outcome.


Çekiç Parmak Deformitesi için Yeni Bir Tedavi Şekli: 4-2-2 Protokolü
1Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği, Ankara
2Aydın Devlet Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği, Aydına
3Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği, İstanbul
4Özel Muayenehane, Ankara
European Archives of Medical Research 2017; 33(2): 93-98 DOI: 10.5222/otd.2017.1076

GİRİŞ ve AMAÇÇekiç parmak deformitesinin tedavisinde distal interfalangeal eklemi ekstansiyonda immobilize eden splintler başarıyla kullanılmaktadır. Splintlemenin başarısız olduğu durumlarda cerrahi teknikler kullanılabilmektedir. Bu çalışmada erken aktif kontrollü harekete izin veren bir splintleme ve rehabilitasyon programı ile kombine olarak uygulanan alternatif bir cerrahi tekniği sunmak amaçlanmıştır. YÖNTEM ve GEREÇLERÇalışmaya splintleme süreci başarısızlıkla sonuçlanan 27 hasta dahil edildi. Bu hastaların ameliyat sonrası 1. yıl sonuçları retrospektif olarak değerlendirildi. Cerrahi teknik olarak, distal interfalangeal eklemin açık redüksiyonu ve kirschner teli ile fiksasyonu uygulandı. Tırnağın ulnar ve radyal taraf eponişyumu ve ekstansör tendondan prolen dikiş geçildi ve sonrasında kirschner teli üzerinde bağlandı. Postoperatif 4. haftada tel çıkarıldı ve tendonu tutan dikiş tırnak yatağı üzerine sabitlenen bir metal kopçaya bağlandı. Standart Stack splint immobilizasyon amacıyla 2 hafta kullanıldı. Bu periyotta, ek olarak, 15 ve 25 derece fleksiyonda bir termoplastik splint ile egzersiz programı verildi. Postoperatif 6. haftada, gece splintlemesine başlandı ve 2 hafta süreyle kullanıldı. BULGULARPostoperatif 1. yılda distal interfalangeal eklemin ortalama ekstansiyon kaybı 1.70 idi. 19 hastada tam ekstansiyon mevcutken 8 hastada ortalama 5.80 ekstansiyon kaybı tespit edildi (2-100). Crawford değerlendirme kriterlerine göre 19 hasta mükemmel, geri kalan 8 hasta da iyi olarak kabul edildi.TARTIŞMA ve SONUÇSonuç olarak, 4-2-2 protokolü ile birlikte uygulanan cerrahi teknik düşük komplikasyon oranları ve iyi fonksiyonel sonuçları ile daha önce tanımlanmış cerrahi tekniklere etkili bir alternatif olarak görülmektedir.